EJDERHA DOVMELI KIZ (The Girl with the Dragon Tattoo)

İsveç yazar Stieg Larsson'ın çok satan ve çok konuşulan eseri "Ejderha Dövmeli Kız" 646 sayfadan oluşuyor. Millennium üçlemesi'nin başlangıcı olan bu kitap sürükleyici konusu ve sade anlatım dili ile kısa sürede okunabiliyor. Hikaye İsveç'te geçiyor.

Dürüst ve güvenilir bir dergi olan Millennium... 
Kaybettiği itibarını yeniden kazanmaya çalışan Mikael Blomkvist...
Genç ve geçmişi sorunlarla dolu zeki bir kız olan sıradışı Lisbeth Salander...
Kırk yıl önce ortadan gizemli bir şekilde kaybolan Harriet Vanger...
Ne pahasına olursa olsun kayıp olan yeğeninin peşinde sanayici Henrik Vanger...

Karakter Künyesi:

Mikael Blomkvist: Araştırmacı gazeteci.

Pernilla Blomkvist: Mikael'in kızı.

Erika Berger: Gazeteci. Mikael'in ortağı.

Robert Lindberg: Mikael'in üniversiteden yakın arkadaşı.

Henrik Vanger: Büyük Vanger Holding'in eski CEO'su.

Harriet Vanger: Kayıp kız.

Martin Vanger: Harriet'ın erkek kardeşi. Yeni CEO.

Gottfried Vanger: Martin ve Harriet'ın babası.

Isabella Vanger: Martin ve Harriet'ın annesi.

Cecilia Vanger: Harriet'ın kuzeni.

Anita Vanger: Harriet'ın kuzeni.Cecilia'nın kardeşi

Hans Erik Wennerström: Ünlü iş adamı.

Dirch Frode: Henrik'in özel avukatı.

Lisbeth Salander: Hacker. Milton Security'de çalışıyor.

Holger Palmgren: Lisbeth'in ölen sorumlusu. Avukat.

Nills Bjurman: Lisbeth'in yeni sorumlusu. Avukat.

Dragan Armansky: Lisbeth'in yöneticisi.

Henrik Vanger evine gelen postayı açıyor. Her sene doğum gününde olduğu gibi bu sene de bir paket içinde ona özel bir çiçek geliyor. Eskiden bu çiçekleri ona kızı gibi baktığı yeğeni Harriet alıyordu ama Harriet artık yaşamadığı için Henrik, bu çiçekleri Harriet'ın katilinin ona acı çektirmek için gönderdiğini düşünüyor.
Harriet'ın ortadan yok olmasından sonra yerel polis yıllarca araştırma yapıyor fakat hiç bir ize rastlamıyor. Henrik, aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen Harriet'ı aramaktan vazgeçmiyor.

Millennium Yayıncılık, bayan Erika Berger ve gazeteci Mikael Blomkvist'in ortaklaşa kurdukları güvenilir, bağımsız ve tarafsız bir şirket olarak tanınıyor.
Mikael bir gün üniversiteden yakın arkadaşı Robert Lindberg ile karşılaşıyor. Robert ona, ünlü iş adamı Hans Erik Wennerström'ün dolandırıcı olduğuna dair sağlam ipuçları veriyor. Mikael tüm verileri iyice araştırıp daha çok bilgi toplamaya çalışıyor. Milennium dergisinin yeni sayısında bu bilgiler yayınlanırsa Wennerström şirketlerinin piyasadan silinmesi söz konusu. Mikael bilgi toplama aşamasında geniş kaynağa sahip bir kişiye ulaşıyor ve sonra tüm bilgileri yeni sayıya yazıyor. Derginin yeni sayısı çıktığında ise Mikael, işadamına iftira atmaktan suçlu bulunuyor. Mahkemede de kendini savunmaya geçmeyince hem para cezası hem de birkaç ay hapis cezası alıyor.
Durumun bu şekilde nasıl tersine döndüğünü ise sadece Erika ve Mikael biliyor.

Erika evli olmasına rağmen Mikael ile ilişki içinde ve kocasının da bu ilişkiden haberi var. Erika ile Mikael uzun yıllardır arkadaşlar ve iş konusunda da çok iyi anlaşıyorlar. Mikael bu kötü gidişatın dergiyi etkilememesi için Erika'ya yöneticiliği bir süreliğine bırakmak istediğini söylüyor. Erika ilk önce bunun doğru bir hamle olmadığını söylese de Mikael'in kesin kararı üzerine kabul etmek zorunda kalıyor.

Bu sırada haberleri takip eden ve eskiden Wennerstörm ile çalışmış olan Henrik Vanger, avukatı Dirch Frode aracılığıyla özel bir iş teklifi yapmak üzere Mikael'i evine davet ediyor. Henrik, Mikael'in araştırmacılığına güvendiği için ondan, yeğeni Harriet'a ne olduğuna dair araştırma yapmasını rica ediyor. Katili bulamasa bile, polisin atladığı bir ayrıntıyı yakalamasının dahi onun için çok önemli olduğunu açıklıyor. Bunun karşılığında ona Wennerstörm ile ilgili kanıtlar vereceğini ve Milenyum'a da maddi manevi destek olacağını belirtiyor. Polisin bulamadığı bir olay üzerine araştırma yapmasının mantıksız olduğunu düşünen Mikael, böyle bir dönemde kaybedecek bir şeyi olmadığı ve Wennerstörm kanıtlarını almak için teklifi inançsızca kabul ediyor.

Lisbeth Salander çok akıllı olmasına rağmen sorunlu bir çocukluk geçirdiği için insan ilişkileri açısından soğuk ve mesafeli kalıyor. Fiziksel görünüş itibariyle de çelimsiz olması yaşından oldukça küçük göstermesine, saygı görmemesine ve kolay ezilebilmesine yol açıyor. Devlet tarafından Lisbeth'e maddi açıdan bakmakla yükümlü vasisi Holger Palmgren atanıyor. Lisbeth, Palmgren'e iyi niyetli ve yardımsever biri olduğu için saygı duyuyor. Lisbeth, küçük bir dairede yaşıyor ve Palmgren'in arkadaşı Dragan Armansky'ye rica etmesi üzerine Milton Security'de çalışıyor. Armansky, Lisbeth'i tuhaf bulmasının yanı sıra zekasına hayranlık duyuyor.

Lisbeth'in Palmgren'i ziyerete gittiği bir gün odasında yerde kanlar içinde yatar halde buluyor ve ambulansı arayıp üzüntü içinde orayı terkediyor. Palmgren'den sonra yeni vasi avukat Nills Bjurman atanıyor. Lisbeth, kırılan laptopu yerine yenisini almak için Bjurman'dan para isteyince cinsel tacize maruz kalıyor. Lisbeth kendini toparlamaya çalışırken bir yandan da Bjurman pisliğinden nasıl kurtulacağını düşünüyor. İlerleyen günlerde ikinci kez para istemeye gidince Bjurman onu evine çağırıyor ve orda Lisbeth'e vahşice tecavüz ediyor.Bir süre sonra Lisbeth, hiçbir şey olmamış gibi tekrar Bjurman'ın evine gidiyor ve elektrikli tabanca ile adamı etkisiz hale getiriyor. Yerde yatan adamın kollarını ve ayaklarını bağladıktan sonra, ona bir önceki ziyaretinde aslında kamerası olduğunu ve tecavüz anını kaydettiğini söyleyerek videoyu izletiyor. Bir daha ona karşı gelecek olursa bu videoyu tüm haber kanallarına yayacağını söylüyor ve dövme mürekkebi ile adamın karnına "Ben sadist, tecavüzcü domuzun tekiyim" yazıyor. Bu tehditten sonra Bjurman, Lisbeth hakkında olumlu raporlar yazmaya söz veriyor.

Lisbeth bir gün huzurevinde kalan annesini ziyarete gidiyor. Annesi hasta olduğu için Lisbeth'i tanıyamıyor. Lisbeth bir süre onunla vakit geçirdikten sonra işine dönüyor.

Harriet'ı en son gördüğü gün neler olduğunu Mikael'e ayrıntısıyla anlatan Henrik, katilin bu aileden biri olduğunun üzerinde duruyor. Bunun ardından Hedeby kasabasına yerleşip Vanger ailesi üyelerini teker teker tanımaya başlayan Mikael bir yandan da polisin takibini ve Harriet'ın eşyalarını araştırıyor. Harriet'ın günlüğündeki beş adet isim ve telefon numaralarını polis daha önceden araştırmış fakat hiçbir sonuca varamamış olduğunu öğreniyor.
1. Magda - 32016
2. Sara - 32109
3. RJ - 30112
4. RL - 32027
5. Mari - 32018

Mikael, araştırması konusunda aklındaki soru işaretlerini gidermek için Cecilia'nın evine ziyarete gidiyor. Cecilia ona aile hakkında bilmesi gerekenleri anlatıyor. Harriet'ın babasının öldüğünden ve sonra Martin'in yurtdışına gönderildiğinden bahsediyor. Mikael, elindeki bir fotoğrafta o gün Harriet'ın odasının penceresinde görünen Cecilia'ya neden orda olduğunu soruyor fakat Cecilia fotoğraftaki kızın kendisi olmadığını söylüyor. Konuşmaları sırasında yakınlaşan çift arasında bir ilişki başlıyor ve Mikael bu ilişkinin, araştırmasını olumsuz etkilememesi gerektiğini kendisine hatırlatıyor.

Mikael, uzun zamandır bakarken içine sinmeyen bir şeylerin olduğu fakat nedenini çözemediği fotoğraflardan birini tekrar eline aldığında Harriet'ın bakışlarında korku dolu ifadeler olduğunu farkediyor! Çocuk bayramı gününde meydandaki tören alanında çekilmiş bu fotoğraf anında Harriet'ın aslında katilini gördüğünü anlıyor. Fotoğrafta Harriet'ın arkasında duran kadının da elinde bir fotoğraf makinası olduğunu görüyor. Eğer o kadını bulup, o anda çekilen bir fotoğrafa ulaşabilirse Harriet'ın korku dolu bakışlarının kimden kaynaklandığını bulabileceğini düşünüyor.

Aldığı hapis cezasını bu araştırma döneminde aradan çıkarmak isteyen Mikael, hapisteyken de çalışmalarına devam ediyor. Cezasını çektikten sonra bir gün kasabaya kızı Pernilla geliyor. Birlikte yemek yerlerken kızı dini eğitim almaya gideceğini söylüyor ve bu durum Mikael'in pek hoşuna gitmiyor. Masada Harriet'ın günlüğündeki numaraları gören Pernilla, babası ile vedalaşırken "Kutsal kitap eğitimine devam etmeni istiyorum, not aldığın alıntıyı gördüm, ama niçin o kadar kasvetli ve nevrotik?" diyerek uzaklaşıyor. Bu sözün üzerine Mikael o numaraların telefon numarası değil, Tevrat'tan ayetlere işaret ettiğini anlıyor. Bu ayetlerde yazanlar, bu isimdeki kadınların öldürülüş şeklini anlatıyor.

Vanger ailesi Henrik'in boşa kürek çektiğini ve kırk yıl önce yaşanan olayı takıntı haline getirdiğini düşünüyor. Mikael, bulduğu en ufak ipucunu ve gelişmeleri Henrik'e hiç aksatmadan anlatıyor. Fotoğraftan Harriet'ın kime baktığını bulabileceğini söylediğinde Henrik çok mutlu oluyor.
Bir gece Henrik kalp krizi geçiriyor ve acilen hastaneye kaldırılıyor. Hastaneye ziyarete giden Mikael Vanger ailesi tarafından Henrik'i heyecanlandırdığı için hasta etmekle suçlanıyor. Özellikle Harriet'ın annesi Isabella kötü davranışları ile dikkat çekiyor. Cecilia, Isabella'nın berbat bir anne olduğunu Mikael'e açıklıyor.

Bir yandan fotoğraflara erişmek için koştururken diğer yandan bu ayetleri araştırması zorlaşınca Henrik'e bir araştırmacı yardımcıya ihtiyacı olduğunu söylüyor. Bunun üzerine Frode ona Lisbeth'i tavsiye ediyor ve Mikael'e bu işi teklif etmeden önce onun hakkında araştırma yaptıklarını ve bu araştırmayı yapan kişinin de Lisbeth olduğunu itiraf ediyor. Bu duruma tepki gösteren Mikael, yardım teklifi için Lisbeth'in kapısını çalıyor. Kapıda Mikael'i gören Lisbeth hem şaşırıyor hem de geriliyor ama Mikael'in rahat ve zararsız tavırları sonucu onunla konuşmaya başlıyor. Yardım edeceği konunun kadına yönelik seri cinayetler olması Lisbeth'i cezbediyor ve Lisbeth teklifi kabul edip Mikael'in kasabadaki kulübesine yerleşiyor. Çalışmaları sırasında Lisbeth ve Mikael ilişkiye giriyorlar. Mikael, Lisbeth'e ondan yaşça çok büyük olduğunu ve bu ilişkinin doğru olmadığını söylüyor. Lisbeth bunların bir önemi olmadığını umursamaz bir tavırla belirterek ilişkiye devam ediyor.

Bir gün Mikael ormana yürüyüşe çıktığında bir el silah sesi duyuyor ve başından hafifçe yaralanıyor. Hızlıca koşup bir yokuşun dibine saklanıyor ve oradan koşarak kulübesine giriyor. Lisbeth Mikael'in yarası ile ilgileniyor ve kurşuna bakarak bunun bir tüfekten çıktığını varsayıyorlar. Güvenlik önlemleri için Lisbeth birkaç adet gizli kamerayı evin dışına ve içine yerleştiriyor.

Lisbeth seri cinayetleri araştırırken listede olmayan üç tanesine daha denk geliyor. Hepsinin Tevrat'taki karşılıklarını okuyup, kronolojik sıradan ayrı ayrı araştırmasını yapmak için kütüphaneye gidiyor.
6. Liv Gustavson 32016
7. Lea Persson 31208
8. Lena Andersson 30112
Arşivleri taraması sonucu bu listedeki kadınların önceki yıllarda Gottfried sonra da Martin ile yollarının kesişmiş olduğunu ortaya çıkarıyor. Kulübeye dönmek üzere motorsikletine atlıyor.

Mikael de bu sırada tören anındaki fotoğrafları buluyor ve fotoğrafta Harriet'ın korkarak baktığı kişinin erkek kardeşi Martin olduğunu görüyor!
Mikael konuşmak için Martin'in evine gidiyor. Martin onu misafirperver bir şekilde karşılayıp arkadaşça konuşmaya başlıyor. Konuşma sırasında Mikael'in gözü köşede duran tüfeğe takılıyor.
Martin onu odasına davet ediyor ve kapıyı açarken Mikael'i bayıltıyor.
Mikael, gözünü açtığında kendini geniş ve boş bir odada elleri bağlanmış yerde yatarken buluyor. Martin başına gelip şimdi yapacağı şeyi ilk kez bir erkeğe yapacağını ve tüm bunları babasından öğrendiğini söylüyor. Bu sırada, Mikael'i kulübede bulamayan Lisbeth gizli kameralara bakıyor ve Mikael'in Martin'in evine gitmiş olduğunu görüyor.
Mikael, Martin'e Harriet'ı neden öldürdüğünü sorunca Martin, Harriet'tan haberi olmadığını ve onu öldürmediğini söylüyor. Martin, Mikael'i nefessiz bırakacak şekilde onu zincirlerle yukarı kaldırmaya başlıyor. Martin'in arkasından yavaşça yaklaşan Lisbeth golf sopası ile Martin'i yere devirip Mikael'i zincirlerden kurtarıyor. Yerden kalkıp kaçmaya başlayan Martin'i yakalamak için Lisbeth harekete geçiyor fakat oradan çıkmadan önce Mikael'e "onu öldürebilir miyim?" diye soruyor. Mikael evet diyince hızlıca motorsikletine atlayıp Volvo'su ile ilerleyen Martin'i takip ediyor. Martin karşıdan gelen kamyona çarpıyor ve altında kalıyor. Lisbeth olay yerinden uzaklaşıp Martin'in öldüğüne emin olduktan sonra kulübeye dönüp Mikael'e haber veriyor.

Martin ve Gottfried'ın katil olmasının ortaya çıkması onlara Harriet'ı getirmiyor ve araştırma devam ediyorlar. Mikael, fotoğrafta Harriet'ın odasının camından bakan kızın Cecilia değil, Cecilia'ya ikizi gibi benzeyen kız kardeşi Anita olduğunu farkediyor!
Mikael Londra'ya Anita'nın evine gidiyor ve ona Martin'in öldüğünü, Harriet'ın nerede olduğunu söylemesi gerektiğini söylüyor fakat Anita bilmediğini söyleyerek Mikael'i tersliyor.
Lisbeth hacker arkadaşı ile Anita'nın evin içinde ne yaptığını takip ediyor ve telefonla Avusturalya'da bir yeri aradığını buluyorlar.

Mikael Avusturalya'ya uçmak için uçağa giderken Armansky Lisbeth'i arayıp ona annesinin öldüğünü söylüyor ve Lisbeth de Stokholm'e gidiyor.

Avusturalya'da Harriet'ın çalıştığı tarlaya giden Mikael, Harriet'ın orada Anita ismi ile tanındığını buluyor. Arkasından "Harriet" diye seslenince Harriet şaşkınlıktan konuşamıyor ve Mikael kendisini tanıtarak Henrik'in yaşadığını bilmeye hakkı olduğunu söylüyor.
Harriet, babasının tacizinden kurtulmak için onu sarhoş olduğu bir gece nehire itip boğduğunu itiraf ediyor fakat sonra Martin'in tacizleri başladığı için Anita ile birlikte kaçma planı yaptıklarını anlatıyor. Daha sonra Avusturalya'da evlenip büyük bir şirketin yöneticisi olduğunu ekliyor.
Harriet evine dönüp Henrik'e kavuşunca çiçekleri kendisinin gönderdiğini söylüyor.

Harriet'ın eve dönmesi üzerine Mikael Henrik'ten, söz verdiği gibi, Wennerstörm hakkındaki kanıtları talep ediyor fakat Henrik bu kanıtların zaman aşımına uğradığını itiraf edince Mikael çok bozuluyor.

Lisbeth, Mikael'e Wennerström konusunda aslında haklı olduğunu biliyorum ama mahkemede neden savunma yapmadığını anlayamıyorum diye sorunca Mikael anlatıyor:

"Wennerström bir şekilde onun peşinde olduğumu anladı ve beni peşini bırakmam için tehdit etmeye başladı. Sonra ben geniş kaynağa sahip olan kişiye ulaştım ve dergiyi yayınladım ama bu kaynak sahibi kişi Wennerström'ün adamıymış ve bize düzmece fotoğraflar vermiş. Wennerström bu fotoğrafların montaj olduğunu kanıtladı ve ben de cezayı hak etmiş oldum. Birinin onurunu lekeleme suçu işledim". 

Bunun açıklamanın üzerine Lisbeth ona, boş bir vaktinde Wennerström hakkında  araştırma yaptığını ve elinde onun bir ganster olduğuna dair ciddi kanıtlar olduğunu söylüyor. Lisbeth'in bu kanıtları ile Mikael yeni bir yazı hazırlamaya başlıyor.

Diğer yandan, Mikael ve Erika, Millennium'da çalışan ve Wennerström'e içerden bilgi sızdıran Janne Dahlman'ı küçük bir oyunla ortaya çıkartıp saf dışı bırakıyor.

Yeni derginin çıkmasıyla birlikte Wennerström ortadan kayboluyor ve altı ay sonra polis araştırmaları son buluyor. Lisbeth'in Wennerström'e ait tüm banka hesaplarını boşaltmasıyla Wennerström para bulamayıp borcunu ödeyemeyince evinde öldürülmüş olarak bulunuyor.

Lisbeth, hacklediği Wennerstörm hesaplarından edindiği kazanç ile uzun süre dünyayı gezdikten sonra noel'de Mikael'e aşık olduğunun farkına varıyor. Ona noel hediyesi alıyor ve evine giderken yolda Mikael ile Erika'yı birlikte görünce hediyesini çöpe atıp geri dönüyor.

Analiz:

Kitapta Lisbeth karakteri aslında cani olmayan ama adalet peşinde bir intikam meleği olarak ortaya konuluyor. Mikael ise başarılı bir gazeteci ve iyi niyetli bir arkadaş olmasının yanısıra özel hayatında tam olarak ne aradığını bilmeyen bir kazanova karaktere sahip.
Kitap ise, puan kıracak bir yer bulamadığım nadir eserlerden biri. İnanılmaz bir kurgu. Yazmak benim için eziyete dönüştü ki bu da kitabın kaliteli olmasından kaynaklanıyor.

İki filmde de ilk sahneler kitap ile aynıydı ve güzeldi ama sonra isveç versiyonunda daha fazla olmak üzere bolca değişiklik yapılmış. Sadece film gözüyle bakıldığında İsveç versiyonu daha güzel gibi görünse de, ben "uyarlama film" gözüyle izlediğim için aradaki farkların daha az olmasından dolayı Amerikan versiyonu daha güzeldi diyorum. IMDB Puanı: 7.8 /10
Filmlerin kitap ile arasındaki farkları bu şekilde;

İsveç Versiyonu Film:

1. Lisbeth'in ilk vasisi Holger Palmgren hiç ortada yoktu. Dolayısıyla Palmgren öldükten sonra yeni vasi atandığı anlaşılmıyor.

2. Milton Security yöneticisi Armansky'yi hiç gösterilmedi. Halbuki, Armansky'nin Lisbeth'e olan güveni ve duyguları önemli.

3. Mikael'in Wennerström hakkında bilgi aldığı arkadaşı Robert Lindberg ortada yoktu. Mikael sanki kendi buluşu ile Wennerström haberini yapmış gibi gösterildi.

4. Harriet davasından sorumlu eski komiser Morell ortada yoktu. Aslında Mikael ile konuşmalarının olması gerekiyordu.

5. İş ortağı Erika ile olan ilişkisi hiç gösterilmedi. Bu büyük bir eksiklik.

6. Hedeby'de araştırma yaparken Cecilia ile ilişki yaşıyordu, bu ilişki de hiç gösterilmedi.

7. Henrik Vanger ile Mikael'in anlaşmasını çok yetersiz gösterdiler. Mikael para için değil, Wennerström'ü ele geçirmek için Henrik'in teklifini kabul ediyordu ve üstelik Millennium'a da Henrik destek verecekti.

8. Mikael, Harriet'in fotoğraftaki korku dolu bakışını hemen filmin başlarında keşfetti. Aslında ilk önce tevrat ayetlerini keşfetmesi gerekiyordu, Harriet fotoğrafındaki sırrı filmin sonlarına doğru bulması gerekirdi. Filmde, araştırma sıralamasında çok çarpıtmalar yapılmış.

9. Lisbeth'in, Mikael onun yardımını isteyene kadar Harriet olayından haberi olmaması gerekirdi ama filmde Lisbeth tevrat ayetleri sırrını çözüp Mikael'e mail atıyor ve Mikael bunun üzerine onunla beraber çalışmaya başlıyor. Lisbeth'i çok yetenekli göstermeye çalışmışlar ama konuyu değiştirmişler, güzel olmamış.

10. Mikael'in kızı ve boşandığı eşi hiç gösterilmedi. Halbuki, tevrat sırrını kızı sayesinde çözüyor. Yani Mikael'in bulduğu seri cinayetler sırrını Lisbeth hızlıca bulmuş gibi gösterdiler.

11. İlk kitapta hiç söz konusu olmayan, Lisbeth'in rüyası gösterilmiş. Lisbeth babasını yaktığını hatırlıyor. Bunu ikinci filme bağlamak için yapmışlar ama bence gerek yoktu, kitaba bağlı kalınmasını tercih ederdim.

12. Tüm Vanger ailesi şüpheli durumdayken Harald Vanger'den hiç şüphelenmiyorlar. Burası saçma olmuş.

13. Mikael ile Henrik arasındaki ilişki yetersiz görünüyor aslında Mikael'in ona sürekli rapor veriyor olması gerekirdi.

14. Mikael ve Lisbeth'in kaldıkları evin önünde kedi cesedi bulmaları gerekiyordu, burası da es geçilmiş.

15. Martin Range Rover aracıyla karşıdan gelen kamyon yüzünden uçuruma yuvarlanıyor ve Lisbeth yanına gidip onun ölümünü izliyor, yardım etmiyor. Filmde Lisbeth'i kötü göstermeye çalışmışlar.

16. Anita ortada yok, öldü diyorlar. Harriet'ın bulunmasında bu denli öneme sahip birini nasıl filme katmazlar anlamıyorum.

17. Mikael'in tüm sırlar çözülmeden önce hapse girip çıkması gerekiyordu ama filmin en sonunda hapse giriyor. Zaman çizelgesini tümüyle değiştirmişler.

18. Lisbeth annesi ile konuşuyor, ona olanları anlatıyor ama aslında annesinin Lisbeth'i hatırlamıyor olması gerekirdi.

19. Son sahnede Lisbeth'in Mikael ve Erika'yı birlikteyken görmesi gerekiyordu ama Wennerström hesaplarını ele geçirmiş, yurtdışında gezerken gösteriliyor.

Amerikan Versiyonu Film:

1. Hedeby'da Cecilia ile olan ilişkisi gösterilmemiş.

2. Henrik'in kalp krizi geçirdiği filmin başlarında gösterilmiş. Aslında Mikael ona umut verdiği zaman olması gerekirdi.

3. Henrik ile Mikael'in yakın arkadaşlığı hiç gösterilmedi. İkisi arasındaki ilişki önemli oysaki.

4. Mikael hiç hapse girmiyor gibi gösterildi. Hapis günleri sıkıcılık yaratmasın diye gösterilmemiş olabilir bu anlaşılabilir bir durum ama hapse girdiğinden mutlaka bahsedilmesi gerekirdi.

5. Mikael, Martin'in evine girdiğinde Martin ona misafirperver davranarak kıstırmalıydı ama filmde Mikael evin içindeyken Martin arasından gelip bayıltıyor.

6. Martin trafik kazası geçirdikten sonra Lisbeth başına gidip onu öldürüyor. Bu filmde de Lisbeth'i bu sahnede kötü göstermişler. Martin aslında kamyonun altında kalarak ölüyor.

7. Hikayenin en can alıcı noktası Harriet'ın bulunması çok anlaşılmaz gösterilmiş. Ona Harriet demek yerine Anita diyorlar bu da izleyicinin kafasında karışıklığa neden oluyor. Film en çok puanı bu noktada kaybediyor.


Kitap Puanım: 10 / 10
İsveç Film Puanım: 8 /10
Amerikan Film Puanım: 8.5 /10