15 Mayıs 2016 Pazar

OYUN USTASI (The Eye of Minds)


Labirent serisi yazarı James Dashner yeni üçlemesi "Sanal Ağ" ile (orjinal adıyla "The Mortality Doctrine") karşımızda. Aslında, serinin isminin tam Türkçe karşılığı "Ölümlülük İlkesi" fakat çevirmen bunu Sanal Ağ olarak yayınlamayı tercih etmiş.
Bu serinin ilk kitabı olan "Oyun Ustası" 300 sayfadan oluşuyor ve konu açısından özgünlük taşıyor.

Michael, Bryson ve Sarah adlı üç arkadaş Sanal Ağ'ın yani Uyku'nun içindeydi.
Bu sanal oyunun içine girebilmek için evlerinde bulunan Tabut adını verdikleri kapsülün içine yatıp uykuya geçiyorlar. Sanal Ağ'da da çeşitli oyunlar var ve oradaki yaşam da gerçek dünyanın birebir benzeri aslında. Tek fark, uykuda oynarken öldüğünüz zaman tabutunuzun içinde uyanıyorsunuz ve bildiğimiz bilgisayar oyunları gibi, oynadığınız oyuna tekrar tekrar başlayabiliyorsunuz. 
Kısacası, Sims, Age of Empires, Sonic, Need for Speed, Mortal Combat ve bunlar gibi daha birçok oyunun içine girip fiziksel olarak oynayabileceğiniz bir çağ düşünün.

Michael, köprüden kendisini atmak üzere olan Tanya'ya yardım etmeye çalışıyordu, eğer kızı ikna edebilirse çok fazla oyun puanı kazanacaktı ve böylece en sevilen oyun olan "Derin Hayatdamarı'nı" oynamaya hak kazanabilirdi fakat kız, artık dayanamadığını ve Kaine'e teslim olmayacağını söylüyordu. Tanya, elini kafasının içine sokup Öz'ünü çıkarmayı başardı. Bu şu anlama geliyordu; öz'ün olmadan oyunda ölürsen gerçek hayatta da ölürsün. Kız köprüden atlarken Micheal da onunla birlikte suya atladı ve tabutunda gözlerini açtı. Tanya ölmüştü.

Michael şoku atlattıktan sonra buluşmak için Bryson ve Sarah ile haberleşiyor. Sadece oyun içinde buluşmakta olan bu yakın arkadaşlar, Michael başına gelenleri anlattıktan sonra gerçek hayatta da buluşmak üzere sözleşip ayrılıyorlar.

Michael'ın ailesi bir süredir şehir dışında ve Michael evde hizmetçileri ile birlikte kalıyor. Bir gün yemek yemek için dışarı çıktığında bir araba onu alıp kaçırıyor. Gözlerini açtığında karşısında bir kadın görüyor ve kendisini tanıtıyor. Sanal Ağ Güvenliği (SAG) için çalışan Ajan Weber, Kaine adlı sanal teröristi yakalamak istediklerini ve bunun için onun yardımına ihtiyacı olduklarını eğer yardım etmeyi istemezse ailesini bir daha göremeyeceğini söylüyor.  

Kaine'in Ölümlülük İlkesi insanları sanal ağ'da kapana kıstırıyor ve öz kodlarını çözmeye yönlendiriyor. Bu şimdiye kadar görülmüş en korkunç sanal terörizm.

Üç arkadaş önce araştırma yaparak ve ipuçlarını takip ederek onları Kaine'e götürecek bu zorlu yolculuğa başlıyorlar. Yaşları tutmadığı gerekçesiyle içeri alınmadıkları oyuna girmeyi başararak, çok tehlikeli savaş oyunundan binbir zorlukla geçerek Yol denilen ve KatilSimlerin peşlerini bırakmadığı yerlerden geçiyorlar.

Bu sırada Michael, aiesini en son ne zaman gördüğünü hatırlamadığını farkederken, Bryson da, Kaine'in aslında bir insan değil bir Tanjant olduğunu anlıyor. Bunun hemen ardından, Kaine'e ulaşmaya yaklaştıklarında ses çıkardığı için Bryson'ı mumyalar yiyor. Daha sonra, Michael ve Sarah lavların arasından geçerken Sarah yanarak ölüyor ve Michael tek başına kalıyor. Bir süre daha ilerledikten sonra Kaine'in seslendiği topluluğa ulaşıyor ve o anda SAG görevlileri alana geliyorlar.
Yol boyunca nöbetler halinde gelen korkunç baş ağrıları devam eden Michael'ı bir adam sürükleyip Kaine'in önüne getiriyor.

Kaine, Michael'a tüm tanjantları bir insan bedenine yerleştirerek gerçek hayata yerleşme planı olduğunu ve Michael'ın çok iyi iş çıkardığını söylüyor. Ailesini öldürdüğünü söylediğinde ise Michael onu öldürmek istiyor fakat sonra yaşlı görünüşüne acıdığı için zarar vermiyor.
Kaine'in söylediklerinden çok bir anlam çıkaramayan ve ona yardım etmeyi reddeden Michael gözlerini açtığında kendisini tabutunda buluyor. Ayağa kalkıp ışıkları açtığında ise kendi evinde değil, bambaşka bir yerde olduğunu farkediyor. Aklındaki sorulara cevap bulma amacıyla maillerini kontrol ediyor ve Kaine'in mailini görüyor.
"Michael, sen Ölümlülük Doktrini'nin başarıyla sonuçlanan ilk uygulamasısın. Bunu açıklamanın tek yolu var: Sen bir zamanlar bir Tanjant'tın, insanoğlu'nun kullanımı için insanoğlu tarafından yaratılmış bir program. Artık bir insansın. Zekan, düşüncelerin, yaşam deneyimlerin, değerli olmadığını düşündüğümüz birinin bedenine aktarıldı. Artık çürüme konusunda endişelenmene gerek kalmadı ki bu da baş ağrılarının sona ereceği anlamına geliyor.
Yakında tekrar görüşeceğiz, yardımına ihtiyacımız var."
Michael hayatıyla ilgili her şeyin bir uydurma olduğunu anladığı sırada kapıya Ajan Weber geliyor.
Ona, SAG'ın gerçek olduğunu, onun bir Tanjant olduğunu bildiklerini ama arkadaşlarının gerçek insanlar olduklarını söylüyor.

Analiz:

Gelecekte bu serinin de filmi çekilebilir diye düşünüyorum. Konusu açısından her ne kadar özgün olsa da çok fazla etkilenmediğimi belirtmeliyim. Serinin ilk kitabı olduğu için de çok etkileyici gelmemiş olabilir fakat ikinci kitapta neler olacağını çok fazla merak etmiyor olmamı da göz önüne alırsak, Labirent serisinin çok daha sürükleyici olduğu ortada.


Kitap Puanım: 7.1 / 10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder